Biz e-ticaret siteleri ile çalışmayı çok seviyoruz. Özellikle de gelenekselden gelip bütün ağırlığını dijitalde de sürdürmeye devam eden markalar için çalışmayı… Müşterisiyle göz göze temas etmiş markanın dijitali algılayışı da farklı oluyor çünkü. Burayı araç olarak kullanmayı gerçekten çok iyi biliyor. Bugün Migros’un Facebook sayfasına girip baktığınızda postların altına 50+ yaş grubunun “İyi ki varsın Migros” “Sanal Market’i çok seviyorum” şeklinde yaptığı yorumları göreceksiniz. Sakın şaşırmayın!
Bizce de Migros iyi ki var, biz de Sanal Market’i çok seviyoruz. Hatta o kadar çok seviyoruz ki yalnızca Sanal Market için çalışan bir ekibimiz var içimizde. Size bütün ürünleri artan ya da azalan gramajlarıyla sayabiliriz hatta. Çünkü Sanal Market’te yer alan ürün içeriklerini biz yazıyoruz.
Ne satıyorsanız satın, müşteri ürününüz hakkında bilgi ister. Zeytinyağı da olur, menzil genişletici de; hiç fark etmez. Sızma mı, riviera mı, sıcaklara mı kullanılır soğuklara mı, nerenin zeytinlerini toplamışlar da yapmışlar gibi soruların ne kadarına cevap verebiliyorsanız o kadar çok “Seni seviyorum Sanal Market”i hak edersiniz.
Hepimiz birer Migros müşterisiyiz (Bir sebepten olmayanlarımız bile potansiyel müşterisi, filtre yok, sınır yok). Kendimizi müşterisi yerine koymakta en rahat ettiğimiz markamız oldu diyebiliriz bu yüzden. E-ticaret siteleri için ürün metinleri yazmak spesifik bir alanda makale yazmaktan daha zor olabilir bazen. Tonunu ayarlamak, nasıl başlayıp, nelerden bahsedip, nerede bitireceğini bilmek; aynı zamanda bu metnin SEO’ya uygun olması için gerekli tool’ları kullanırken bir yandan da içgörü sahibi olmak gerekir.
Daha önce ürün içeriklerini yazdığımız birçok e-ticaret sitesi oldu. Her biri farklı alanlarda hizmet veriyordu. Migros için çalışırken burada edindiğimiz tüm tecrübeyi çalışmanın tamamına aktarma fırsatı bulduk. Ayrıca Sanal Market’e her ay yazdığımız yüzlerce ürün içeriğiyle birlikte artık bu alanda on kaplan gücünde olduğumuzu söyleyebiliriz.