Kadın olmayı elbette sizden öğreneceğiz

adile_nasit10

“Türkiye’de kadın olmak” tamamen yabancılaştığımız boş bir laf. Altı o kadar yanlış bir şekilde dolduruldu ki, hepsi yıkıldı ve “Türkiye’de kadın olmak” da bütün o boş anlatılanlarla birlikte bir enkaza dönüştü. Biz, ellerimizle bu yığını dağıtmak ve “Türkiye’de kadın olmak”a ulaşmak için artık hiçbir şey yapmak istemiyoruz. Dünya Emekçi Kadınlar Günü geldiyse, her zaman yapılan gibi, kadın olmanın öğrenildiği günlere gidilecek. Neyse ki biz varız. Bu sene bunu kimsenin yapmasını istemiyoruz. Çünkü zaten kadına kadını anlatmaya çalışan erkeklerden, sahip olduğu her şeyi elinin tersiyle itip o erkekleri dinleyen kadınlardan, Türk kadınının geleceğini tartışan ve sadece iki gün ömrü kalan amca ve teyzelerden çok sıkıldık. “Herkes biraz susabilir mi?” diye sormak yerine, müziğin sesini açtık.

Gerçekten kadınlığı, kadın gibi sevmeyi, kadın gibi ayrılmayı, terk edilmeyi, kurtarılmayı, tek başına ayakta durmayı, serseriliği, dağıtmayı öğretenlere gittik. Hepsi de nereye bıraktıysak orada duruyordu neyse ki. Sertab, Sezen, Yıldız, Ayşegül, Nilüfer, Nazan derken gerçekten kadınlığı, muazzam beste ve şarkı sözleriyle anlatanların kapılarını çaldık. Ortaya 60 tane şarkı çıktı. Hem Dünya Emekçi Kadınlar Günü hatrına dinleyin hem de tüm dünya üzerinize yıkılıyormuş da, siz de “Türkiye’de kadın olmak” lafıyla birlikte bir enkazın altında kalacakmışsınız gibi hissettiğinizde dinleyin.

Dinleyin işte. Bir şeyi tekrar tekrar öğrenmekten zarar gelmez. Kadın olmak bu şarkılardır. Ayrıldığınızda, sevdiğinizde, üzüldüğünüzde dinleyin. İzin verin size kim olduğunuzu bu kadınlar hatırlatsın.

Kadın Olmayı Elbette Sizden Öğreneceğiz