Ders: İçerik, Konu: Bir İçeriğin Başarısı Hangi Metriklerle Ölçülür?

İçerikler, web sitelerinin başarısında önemli bir rol oynuyor. Oynamasa bugün, burada, bu içeriği okuyor olmazdınız. Yazarların “özgün” klavyelerinden çıkan bu içeriklerin başarıya olan katkısından dolayı markalar bu alana yatırım yapmaktan çekinmiyor. Doping yapan gazete sitelerini hariç tutarak SERP’e göz attığımızda aradaki yarışı görüyoruz zaten. Peki bu yarıştaki “Usain Bolt”ların sırrı ne?

Gerçek Usain Bolt’un başarısını kronometre ile ölçebiliyoruz. İçerik dünyasındaki Bolt’ların başarısını ölçmek için ise içeriği küçük bir sınava tabi tutmamız gerekiyor. Şimdi, bir içeriğin başarısını ölçen kronometreye göz atalım. Bakalım sınavı geçebilecek misiniz?  

husein-bolt

Yeni Müşteri Adayları Yaratıyor mu?

İçerikler çoğunlukla bilgiye odaklansa da altında ticari amaçlar da yatar. Buna bağlı olarak içeriklerin bulunduğu sayfalara yorum kutusu, iletişim formu veya haber bültenine kayıt butonu koyulur. İçeriği okuyan bir kişi sayfaya yorum bıraktığında, iletişime geçmek istediğinde ya da e-posta üzerinden haberler almayı kabul ettiğinde bir müşteri adayına dönüşür.

İçeriğin, okurları müşteri adayına dönüştürme performansı, başarısını ölçmek için kullanışlı bir metriktir. 

Müşteri Adayları Etkileşime Geçiyor mu?

Okuru müşteriye dönüştürme görevi başarıyla tamamlandıktan sonra, söz konusu müşteri adayının gelecekteki eylemleri de içerik başarısı için gösterge olabilir. İletişime geçilen müşteri adayı dönüş yaptı mı? Bültene kaydolan müşteri adayları, gönderilen e-postaları açtı mı, içeriği indirdi mi, butonlara tıkladı mı? 

Bu sorulara ne kadar çok olumlu cevap alıyorsak içeriğimiz o kadar başarılıdır. Çünkü bunlar, müşteri adayının gerçek müşteriye dönüşme yolunda attığı umut verici adımlardır. 

Adaylar Reel Müşteriye Dönüşüyor mu?

Müşteri adayımız tünelin sonundaki ışığı görüyor, peki o ışığa gidiyor mu? İletişim kurup etkileşime geçtiğiniz müşteri adaylarıyla kanka olmak istemiyorsanız, içeriğiniz ilişkiyi bir sonraki adıma da taşıyabilmeli. “Seni arkadaşım olarak görüyorum.” diyen bir müşteri adayı istemezsiniz değil mi?

İçeriğiniz üzerinden etkileşime girdikten sonra gerçek müşteriye dönüşen her bir müşteri adayında, içeriğin başarısı katlanarak artar. Bu durumda sadece içeriği değil, içerik pazarlamasının kitabını da yazmış olursunuz. 

Satın Almalara Katkı Sağlıyor mu?

İçeriğiniz doğrudan satış yaptırmıyor olabilir. Özellikle bilgi odaklı bloglarda doğrudan bir pazarlama dili yoktur. Ama ürün ve hizmetlere verilen linkler mutlaka vardır. Bu linkler, müşterinin satın alma yolculuğundaki tabelalardır. Tabelada doğru içerik varsa yolculuğun sonunda satın alma gerçekleşir. 

Müşterinin satışa giden yolda içeriğinize uğramış olması, içeriğin başarılı olduğuna dair bir göstergedir. Tabii bu noktada içerikten sonra kaç adım attığına da bakmak gerek. Müşteri adayı içeriği okuduktan sonra çok fazla farklı sayfa geziyorsa içeriğin ikna kabiliyetinde sorun olma ihtimali vardır. 

Farklı Kanallarda Paylaşılıyor mu?

 

İçeriğinizi belirli bir site ya da blog için yazarsınız, dolayısıyla birden fazla yerde özgün içerik olarak yayımlamazsınız. Fakat “share” diye bir gerçek var. Yazdığınız içerik başarılıysa insanlar birbirine göndermekten çekinmez. Yani içeriğin başarısını ölçmek istiyorsanız sayfaya paylaşım butonları eklemeyi ihmal etmemelisiniz. 

Sosyal medya, LinkedIn, e-posta, WhatsApp gibi çeşitli kanallardan paylaşılması, içeriğin başarılı olduğunu gösterir. Çok paylaşılması ise çok başarılı olduğunu. Bunun bir sonraki “level”ı, içeriğinizin kaynak olarak gösterilmesi. Öyle nitelikli bir içerik yazmışsınız ki diğer içeriklere kaynak olmuş, tebrik ederiz. 

SEO Açısından Değerli mi?

Söz konusu SEO uyumlu içerik olduğunda “Bir sürü anahtar kelime kullandım, SEO’ya uygun işte ya!” diyenler Usain Bolt olmak bir kenara, yarışı televizyondan bile izleyemezler. Çünkü bir içeriğin SEO açısından değerli olması için tek ihtiyacı keyword’ler değildir. İçeriği her açıdan SEO’ya uygun bir şekilde hazırlayıp çayıra salın ve bekleyin.

Bir süre sonra, gelen trafiğin kaynağına bakarak içeriğin SEO değerini görebilirsiniz. Bu aşamada organik trafikler ile reklam kaynaklı trafikleri karşılaştırmanız gerekiyor. Organik ziyaretçi sayısı, reklam tıklamalarıyla gelenlere tur bindirdiğinde içeriğiniz “başarılı” statüsüne geçecektir. 

Mezuna Kalan İçerikler İçin Başarı Taktikleri

İçeriğiniz yukarıdaki sınavı geçemediyse derslerinizi ihmal etmiş olabilirsiniz. Olsun, seneye tekrar dener. Bu süreçte içeriği üreten parmak uçlarınızı ve asıl işi yapan sözel zihninizi geliştirmeye yönelik adımlar atabilirsiniz. Öncelikle, bol bol kitap okuyun. Sonra da aşağıdaki yöntemleri uygulayıp 10 adımda 12 adım atın!

1. Araştırmaları Kısa Kesmeyin

Başarılı bir içerik üretmenin en temel kurallarından biri araştırmadır. Aradığınız sorunun cevabını bulduğunuz anda araştırmayı bırakmayın. Daha fazla kaynağa ulaşıp cevabı detaylandırabilecek kadar bilgi edinin. Tabii ulaştığınız kaynakların güvenilirliğine de ayrıca dikkat etmeyi ihmal etmeyin. 

2. Verimi Artırmak İçin Araçlar Kullanın

İçeriğin doğal akışını bozmadan SEO performansını artırmak için çevrim içi araçlardan faydalanın. Bu araçlar size yardımcı anahtar kelime, içerik ve paragraf uzunluğu gibi konularda öneriler verir. Böylece bilgi açısından zengin bir içeriği SEO uyumlu hâle getirirken zorlanmazsınız.

3. İstatistiksel Verilerden Faydalanın

Ölçülebilir konulardan bahsederken bilgileri havada asılı bırakmak yerine verilerle desteklerseniz başarı oranını daha rahat artırabilirsiniz. Güvenilir kaynaklardan topladığınız istatistiksel verileri içeriğin ilgili yerlerine yerleştirerek paylaşım ihtimalini yükseltebilirsiniz. 

4. Yazılı İçeriği Görselleştirin

Evet, yazılı içerik her şeydir. Ama her içerik değil, her şey olabilecek nitelikteki içerikler her şeydir. Hazırladığınız içeriği resim, video ve infografik gibi görsel materyaller ile destekleyin. Yetenekleri artırılmış bir içeriğin başarılı olması elbette daha kolaydır. Usain Bolt sadece koşarak mı antrenman yapıyordu sizce?

5. Kapsama Alanını Genişletin

İçeriğinizin hitap ettiği kitle, birçok farklı alanda aktif olabilir. Oradalar, dokunamıyorsunuz, çok saçma, değil mi? İşte bu sorunu çözmenin çok güzel bir yolu var: Backlink! Hedef kitlenize hitap ettiğini düşündüğünüz sitelerden içeriğinize link verildiğinde, başarı duvarına tuğla ekleyecek kişi sayısı da artar.

6. Hedef Kitleye Odaklanın

İçeriğinizi hazırlarken hedef kitlenizin kimlerden oluştuğunu kesinlikle unutmayın. Hedef kitleniz yazı dili, içerik yapısı, görsel gibi birçok konuda sizin referansınızdır. Daha fazla gruba değil, hedef kitlenizdeki daha fazla okura ulaşmayı hedefleyin. Çünkü kestirme sandığınız sapaklar yolunuzu uzatabilir ve başarıya geç kalıp dükkânın çoktan kapandığını görebilirsiniz. 

7. İçeriği Yazarken Acele Etmeyin

Deadline denilen şey moralinizi bozuyor olabilir, aman dikkat edin. Moral bozukluğu ve acele, içerikler için öldürücü darbeyi vurabilecek kadar güçlü düşmanlardır. Eğer bir deadline varsa çalışmaya mümkün olduğunca erken başlayın. Ne kadar az acele ederseniz o kadar az hata yaparsınız. Az hata, çok başarı. 

8. Yayın Tarihini İyi Ayarlayın

İçeriklerin yayın tarihi de başarıya etki eden bir unsur aslında. Özellikle gündeme bağlı güncel içerikler için tarih çok önemli. İş işten geçtikten sonra hazırlayıp yayımladığınız içerikler beklediğiniz gibi yüksek bir performans göstermeyebilir. Aynı durum erken paylaşılan içerikler için de geçerli. Örneğin mayıs ayında “yılbaşı” temalı bir içerik yazmak mantıklı olmaz. 

9. Tanıtıma Önem Verin

Yazdığınız içeriği siteye ekledikten sonra oturup beklerseniz, başarı da oturup bekler ve gelmez. Yeni içeriğin varlığından hedef kitlenizi haberdar etmelisiniz. Sosyal medya ve e-posta, bu konuda etkili birer tanıtım aracı olarak kullanılabilir. 

10. Yayımlanan İçeriği Unutmayın

Evergreen içerikler, inişli çıkışlı olsa da her zaman çalışmaya devam eder. Ama bazı içeriklerin modası çabuk geçebilir. Bu içerikleri yayımladıktan sonra unutmayın, üzülürler. Hâliyle sizi de üzerler. Geçerliliğini yitirebilecek bilgiler içeren içerikleri periyodik olarak güncellerseniz başarıyı istikrarlı bir hâle getirebilirsiniz. 

İçerik yazarlığının sadece yazma eyleminden ibaret olmadığını unutmayın. İçeriklerinizin başarısını ölçün ve sınavı geçemeyen içeriklerinizi karşınıza alıp uygun bir dille uyarın. Sonrasında daha uygun bir dille, başarıya daha uygun içerikler üretmek için kolları sıvayın. Başarılar!