İçerikleri cümle yığınlarından ayıran en önemli detaylardan biri, onların belirli amaçlara hizmet etmesidir. Tabii bu amaçlara hizmet edebilmek için, çıktıkları yola uygun kıyafetler giymeleri gerekir. Bu kıyafetleri giydirmek de sizin, bizim, yani içerik yazarlarının işi. Gerektiğinde kelimelerin modacısı da oluruz, terzisi de!
Kelimeler ve Şeyler
Foucault (başlıkla aynı isimdeki kitabın yazarı) gibi yüzlerce sayfalık bir kitap yazmayacağız, merak etmeyin. Sadece bazı içerik türlerine kısaca göz atıp ne işe yaradıklarına bakacağız.
İçerik pazarlamasının temelini oluşturan metinleri tek bir gruba almak mümkün değil. Hatta spesifik özelliklerine bakarsak, onlarca farklı içerik türü sayabiliriz. İçerik pazarlaması stratejisinin çizgisine bağlı kalarak tercih edilecek her bir türü, hizmet ettiği amaca göre hazırlamak ise boynumuzun borcudur.
İçeriklerin ortak hedeflerinden biri arama motorunda üst sıralarda yer almak. Çünkü bu hedefe ulaşmak, diğer hedeflere ulaşmayı önemli ölçüde kolaylaştırıyor. Ama içerik yazarken muhatabımız arama motoru değildir, olamaz, kesinlikle olamaz. Sonuçta insanlar okuyacak bunları. Ama hangi insanlar, asıl mesele bu!
Canımız Ciğerimiz, Blog İçeriklerimiz
Blog içeriklerini çok severiz, onlar da bizi çok severler sağ olsunlar. İçerik ülkesinde en fazla nüfusa sahip milletlerden birinin bloglar olduğunu söylersek hiç de yanlış olmaz. Böylesine popüler olmasının başlıca sebebi ise blog içeriklerinin hizmet ettiği amaç. Nitelikli blog içeriklerinin hemen her sektörden markaya önemli faydaları var.
Periyodik olarak kaliteli blog içerikleri yayınlamanın amacı, markanın dijital bilinirliğini artırmaktır. Ayrıca organik trafik çekmeyi de birincil amaçlar arasına koyabiliriz. Çünkü blog içerikleri, karşılık beklemeden sunulan bir hizmet gibidir. Doğrudan pazarlamanın yapılmadığı, bilgilendirmeye yönelik, iletişime geçen bir dili vardır blogların.
İnternet kullanıcılarının blogları sevmesi de bununla bağlantılıdır. Zorlama reklamların yaygınlaştığı bir ortamda reklamsız bir içerik sunmak, kullanıcıdan beş yıldızlı pekiyi almanın anahtarıdır. Sınıfın örnek öğrencisi olmak için blog ödevlerinizi yapınız!
Blog içeriğinin tek amacı canımız ciğerimiz olması değil tabii ki. Hizmet alanıyla ilgili anahtar kelimelerle ilgilenenleri siteye çekmek kadar o kullanıcıları sitede tutmak da blog için bir amaçtır. Özellikle e-ticaret sitelerinde bu kalıcı okurların müşteriye dönüşme potansiyeli yüksektir.
Blog içeriğinde amacın doğrudan pazarlama olmadığına kaleminizi ikna ederseniz, mükemmel içerikler üretebilirsiniz. Şöyle düşünelim; son durakta kullanıcının ilgili markanın ürün ya da hizmetini satın alması vardır. Ama amaç son duraktan değil, son durağa giden yoldan bahsetmektir. Yol güzel olduktan sonra son durağa kadar gelen bir yolcu mutlaka olur.
Ürünler Açıklandı mı?
Ürün açıklaması konusunda çok farklı kafalar yaşandığını söyleyebiliriz. Ürünle alakası olmayan birkaç pazarlama cümlesiyle, sayılardan ibaret teknik özellikler listesiyle ya da bembeyaz, temiz bir sayfa ile karşılaşmamız mümkün. Hatta inanır mısınız, boyuttan bahsederken ölçü vermek yerine “yeterince büyük” diyeni bile gördük.
Ortada bir ürün olduğu için rakiplerden önde olmak, ürün açıklamasının amaçları arasında. Açıklama metninin rekabet gücü ise SEO uyumluluğu ile orantılı. Bu amaca hizmet etmek için, ürün açıklamamıza anahtar kelimeler serpiştirmemiz gerekiyor.
Bu metinlerin bir diğer amacı, kullanıcıyı bilgilendirmek. Bakın burası çok önemli. Ürün hakkında doğru bilgileri, şeffaf ve net cümlelerle kullanıcıya vermeniz gerekiyor. Potansiyel müşteriye güven verebilmek de ürün açıklamalarının amaçlarından biri çünkü. Kullanıcı, ürünü görmüş kadar olmalı, acabalar içinde kalmadan “sepete ekle” butonuna renk vermeli.
Bu amaçlara hizmet eden bir ürün açıklaması, “Ben dokunmadığım ürünü almam!” diyen geleneksel ticaret aşığı amcalarımızı, teyzelerimizi bile ikna edebilir (tabii okumaları şartıyla).
Mektuplar Ölmedi, Maillerimizde Yaşıyor!
E-postalar; bizim yaşayan, dijitalleşmiş mektuplarımız… Pul yapıştırma, günlerce postacı yolu gözleme gibi nostaljileri ortadan kaldıran e-mail teknolojisi, anlık mektuplaşma keyfini bize yaşatıyor. İletişimin yanında e-mail marketing sayesinde de satış ve pazarlama sürecine pozitif katkı sağlıyor.
Bu açıklama üzerine diyebiliriz ki e-posta metinleri, iletişim kurmakla beraber satış ve pazarlama amacı da taşıyor. Pazarlama konusu daha ön plandaymış gibi dursa da iletişim mevzusunu halletmeden oraya gelmek zor. Öncelikle marka dilini oluşturup hedef kitleyle iletişime girebilecek bir tonda e-postalar hazırlamak lazım.
E-posta pazarlaması noktasında ise metni bu amaca uygun hazırlamak için bazı verilerden yararlanmak gerekiyor. Standart bir e-mail marketing metnini tüm müşteri gruplarına göndermek olmaz. Kullanıcıların ilgi alanları ve site içerisindeki davranışları doğrultusunda hazırlanan özelleştirilmiş bir e-posta metni, potansiyel müşteriye “Gel vatandaş gel.” diye bağıran bir pazarcı gibi amacına hizmet eder.
Hangi Medya Daha Sosyal?
Sosyal medyanın, sadece fütursuzca dans eden vatandaşlarımızın bulunduğu bir yer olmadığını hepimiz biliyoruz değil mi? Burası da markalar için kullanışlı bir tanıtım, pazarlama ve iletişim kurma alanıdır. Dolayısıyla kurumsal hesapların gönderilerindeki metinler, sosyal medya esprilerinden çok daha fazlasına sahip olmalı.
Sosyal medya metinlerinin gönderi türü ve markanın pazarlama anlayışı doğrultusunda farklı amaçları olabilir. Ama temel amaçlardan biri, “az laf, çok iş”tir. Biliyorsunuz ki sosyal medya uygulamalarında karakter sınırları var. Bu sınırlar çerçevesinde, az cümleyle çok şey anlatabilmek, sosyal medya metinlerinin temel amaçlarındandır.
Tabii bütün işi sosyal medyada halletmenize gerek yok. Markaların çoğu, sosyal medyayı e-ticaret sitelerine ya da blog sayfalarına ziyaretçi çekmek için kullanıyor. Yani sosyal medya metinlerinde amaç, pazarlanacak ürün ve hizmetin fragmanını göstermektir. Filmi izlemek isteyenleri siteye yönlendirerek hedefinize ulaşabilirsiniz.
Kanalımıza Hoş Geldiniz, Abone Olmayı Unutmayın!
Konu video içeriği olduğunda işin içinde metin yazarlarının dokunuşu da olduğu hep unutuluyor. Video içerikler sadece görsel çalışmalardan ibaret değildir. Videonun türüne göre senaryo, anlatı, konuşma veya reklam metni yazmak gerekebilir. Talk show gibi doğaçlama gelişen videolarda bile sorulacak soruların yazılması gerekiyor sonuçta.
Video içerik metinlerinde amaç skalası çok geniş. Dolayısıyla önemli olan doğru amacı belirlemek. Eğitim videosunda reklam amacı taşıyan bir metin kullanmak pek mantıklı olmaz mesela. Video metinleri için platform olarak YouTube’u ele alırsak mizah skeçleri için senaryo, eğitim videoları için bilgi verme, ürün/hizmet veya reklam videoları için de pazarlama amacı taşıdığını söyleyebiliriz.
Hem Göz Alıcı Hem Bilgi Verici
İnfografikler, hızlı tüketilmesine rağmen akılda kalıcılığı uzun olan içeriklerdir. Bunun sebeplerinden biri hem görsel hem de metin içermesi. İnfografik metinlerinde amaç aslında çok belli. Bu birleşik kelimenin “grafik” kısmını görseller oluşturuyor. “Bilgi” anlamına gelen “info” kısmında ise metin yazarının sanatını konuşturması gerekiyor.
Kısaca bu tür metinlerde amaç, doğrudan bilgi vermek. Uzun açıklamaların yersiz olduğu infografiklerde kısa cümlelerle net bilgiler vermek amaçlanıyor. Hatta kısa cümleler değil, “kısa bir cümle” ile bilgi verebilmek daha makbul. İnfografik metinlerindeki amacı “uzun lafın kısası” olarak da açıklayabiliriz.
“Dinlemek Anlamanın Yarısıdır” Derler
O zaman yazmak da dinletmenin yarısıdır. Tabii bu iddiamız podcast’ler için geçerli. Okumayı tercih etmeyen ya da okumak için gerekli zamanı ve mekânı denk getiremeyenlerin sığındığı liman podcast’ler, aslında güçlü metinlerle ortaya çıkıyor. Doğaçlama sohbet etmeyi tercih eden podcast yayıncıları da var elbette ama şu an konumuz bu değil.
Nitelikli podcast serilerinin başarı yakalamasında metinlerin önemli bir yeri var. Podcast metinleri, hedef kitle grubundakilerin büyük çoğunluğuna hitap etmeyi amaçlar. Konunun içeriği kadar yayıncının hitabeti de önemi çünkü. Hitap kalitesini yükselten detay da metnin konuşmaya uygun olarak yazılması. Podcast gibi geniş bir havuzdan bahsettiğimiz için elbette bu metinlerin güldürmek, düşündürmek, öğretmek, iyi hissettirmek gibi çeşitli amaçları da olacaktır.
Hedefe Giden Yolda Çekilen Çile Kutsaldır
Her bir içerik türünün farklı amaca hizmet etmesi, içerik yazarlığının hassasiyet gerektiren bir iş olduğunu da gözlerimizin önüne seriyor. Dışarıdan bakınca çok fark edilmeyen bu detaylar, yazım aşamasında bir tırmanma duvarının tutamaklarına dönüşür. Zirveye varmak ise tabii ki biraz uğraşlı olur.
Hedefe giden yolda çekilen çilenin kutsal olması için doğru hedefe varmak gerekir. İçerikleri amacına göre hazırlamak da bu yüzden önemlidir. Amacını bilerek hazırladığınız içeriklerde tutamaklar, rahatça çıkacağınız yürüyen merdivenlere dönüşür ve zirveye daha rahat ulaşırsınız.
Kendi işinizi kolaylaştırıp zirveye vardığınızda, zirvedeki yerimizde bi’ kahveye de gelirsiniz artık. 😎